ÖĞRENCİLERE SERBEST KIYAFETE HAYIR! AMA NEDEN HAYIR?
Son günlerin konusu okullarda serbest kıyafet…
1980’li yıllarda yürürlüğe giren ve günümüze kadar gelen kılık kıyafet yönetmeliğinin amacı yönetici, öğretmen ve diğer görevlilerle, öğrencilerin, Atatürk İnkılâp ve ilkelerine uygun, uygar, aşırılıklara kaçmayan ve sade bir kılık kıyafette olmalarını; kılık kıyafette birlik, bütünlük, uyum ve düzen sağlamaktır. Ayrıca öğrencilere kılık kıyafet yönünden toplumumuzun özelliklerine uygun tavır, tutum ve alışkanlıklar kazandırmaktır.
Kılık kıyafet yönetmeliği değişikliği tek tiplikten kurtularak, askeri zihniyetten öncelikle eğitim camiasının çıkması, kendini ifade edebilen ve sorgulayan yeni nesiller yetiştirebilmemiz için önemli bir aşamadır.
Ana muhalefet, başörtüsü konusuyla 10 yıl önceki bayatlamış nutuklarını atmaya, aynı konuyu pişirip pişirip ortaya çıkarmaya çalışıyor: “Laiklik Tehlikede(!)…
Dininin emir ve yasaklarını uygulamaya çalışan hiçbir vatandaşa (her ferdin hakkını gözeten) devlet engel koyamaz, koymamalı… Müslüman olan bir bireyin olmazsa olmazı kutsal kitabımız Kur’an-ı Kerim’e göre başörtüsüdür. Sadece bunu sağlayarak en önemli sıkıntıyı ortadan kaldırmış oluruz. Bunun için de sadece kız öğrenciler için “başı açık” ibaresini kaldırılması yeterli olacaktır.
Kılık kıyafet yönetmeliğinin değişikliği sadece öğrencilerle sınırlı kalmamalı, devlet memurlarına da sıçramalıdır. Öğretmenler için de toplumun özelliklerine uygun olacak şekilde bir esnekliğe gidilmelidir. Üniversite hocaların kıyafetleri gibi serbest kıyafetle derse girilebilmelidir.
Hayır! Ama Neden Hayır?
Öğrenci kılık kıyafet yönetmeliği tartışmalarını halkın artık itibar etmediği “laiklik elden gidiyor” nutukları ile değil de sınırları ve diğer ortaya çıkabilecek sıkıntılar ile muhalefetlik yapılmalıdır.
Değişiklik yapılabilir tabii ki ama ortaya çıkabilecek en önemli problem; aileler arası sosyo - ekonomik boyut...
Düşünün ailenin ekonomik durumu çok iyi olan bir öğrencinin her gün okula farklı bir kıyafetle geldiğini, farklı bir ailenin çocuğunun da her gün aynı kıyafetle okula gelmek zorunda kaldığını.
Bu çocukların da 15, 16, 17 yaşlarında olduğunu da katarsak düşüncelerimiz arasına ailelerin ve gençlerin düştüğü durumun yorumunu sizlere bırakıyorum.
Ülkenin tamamını etkileyecek bir şey yapmak için ortaya çıkılacağı zaman iktidar-muhalefet artıları eksileri iyi hesaplamalıdır. Güç bende, parmak çokluğuyla ben istersem yaparım diye ortaya çıkılırsa herkes bu vebalin altında ezilir.
